Kıvrımlarımın Fikri


Kıvrımlarımın Fikri 

Sevgili dinleyenler bugün nemli bir İstanbul akşamı saat epey bir geçkin. Dışarıda yaşamı sevenlerin ve nefret edenlerin sesleri var. 
Bugün farkettim ki aktif yaşamda belki sekiz
Belki de dokuz milyar insan ve sayısız canlı var.
Bazı beyinlerin içerisinde akşam yemeği bazılarında ise yatacağı yer hakkında düşünceler
mevcut. Kimi uykusuzluğunu kahveyle bastırırken kimileri hayatta kalmanın gerektirdiği uyku esnasında. Edebi bir yazı yazmak isterdim fakat bugün kimsenin sonuna kadar okumayacağına neredeyse emin olduğum saçma bir yazı yazıyorum bunu ben mi yapıyorum yoksa psikolojim mi bilmiyorum.
Bunu öğrenmenin bana bir getirisi olduğuna da inanmıyorum. benim bugün düşündüğüm şey
geleceğim, yarın da bu olacaktır. Öbür gün bilemiyorum. Karşı komşu belki faturaları
düşünüyordur. Tır süren amcalar ne düşünüyorlar bunu bilmek istiyorum. Ben bir insan
silüetine bürünmüş birisi olarak bunu öğrenmek istiyorum. Neyse. 
Bugün suyun sıcaklığı beni çok sinirlendirdi
Duş alan serdar abi yoğun bir iş gününün ardından suyun duş almak için soğuk olduğundan bahsetmişti. Tam cümleyi yazmayı bitirdiğimde önümden bir ambulans geçti.
Kediler de tam o esnada çöp kovasında muhtemelen ufak bir yemek artığı için kozlarını paylaşıyordu.

Kafamdaki üçgenler gün geçtikçe yuvarlanıyor
Fikirlerimin kime ait olduğu hakkında ufak bir bilgiye sahip değilim.
Bazen Nitche bazen Gazali oluyorum
Fıkıh yapıp hiçlik buluyorum,hiçliğin içerinde tanrıya ulaşıyorum. İnsanlarla çıkarlarım doğrultusunda kavga ediyorum sonra kendime kızıyorum; her şeyi bilmek isterken aptal
olmak, aptalken herşeyi bilmek istiyorum. Çok zengin olmak istiyorum, vicdanım yoksullar
diyor. Yoksul olmak istediğimde bana reva mı diyorum.
İnsan kaderi budur, üç beş kıvrım fazla diye daldan dala atlayamıyor fakat beni(düşüncelerimi) kafese koymalarına izin veriyorum.

Neyim? Nereye gidiyorum? N'için yapıyorum?

Yaşamayı seviyorum, düşünmeyi sevmiyorum!


Samet Çınarcıklıoğlu

Yorumlar

Popüler Yayınlar